Adım Adım SEO Çalışması
SEO, web sitelerin geliştirilmesi ve ilk başta rakipleriyle yarışabilecek duruma getirilmesi sonrasında rakiplerinin önüne geçebilmesi için yapılan çalışmalar bütünüdür. SEO’nun tanımsal kavramından ve verdiğimiz hizmetlerden; “Arama Motoru Optimizasyonu’’, “SEO Hizmeti”, “SEO Rehberi”, “SEO Çalışması Hakkında”, “SEO İle Web Siteniz İlk Sıralara Yerleşsin”, “SEO Nedir?” gibi blog yazılarımızda detaylı olarak bahsetmiştik.
Bu içerikte Adım Adım SEO çalışması hakkında yapılabilecek araştırmalar ve bu araştırmalar için kullanılabilecek araçlardan bahsedilmiştir. Örneklerle, grafiklerle ve görsellerle araçların kullanımı anlatılmıştır. Site içi SEO, site dışı SEO ve Bunların haricinde kalan SEO çalışmaları ile ilgili detaylı bilgilere bu yazımızda yer verilmiştir.
İçindekiler Tablosu
Anahtar Kelime Araştırması
Anahtar kelimelerin önemi, her şeyin başlangıç noktası olmasından kaynaklanır. Kullanıcılar web sitelerini bu şekilde bulabilirler. Doğru yapılan anahtar kelime optimizasyonu ile sadece trafik artışı değil, satışlarda da artış yakalanabilir.
Anahtar kelime araştırmasında en önemli konu ne için anahtar kelime optimizasyonuna ihtiyacınızın olduğu sorusuna verilen yanıttır. Daha çok satış yapmak mı, daha çok trafik kazanmak mı veya ürün yada hizmetlerinizin daha fazla tanıtılması mı? Her bir soru için farklı anahtar kelime bulabilirsiniz. Örneğin ‘’masa lambası fiyat’’ kelimelerinden satış odaklı bir potansiyel yakalayabilirken ‘’masa lambası hangi açıda kullanılmalıdır’’ kelimelerinden de bilgi veren içeriğinize trafik çekebilirsiniz. Bu sebeple hem web sitenizin ihtiyacı doğrultusunda bir araştırma yapılmalı hem de hedef kitlenizin kim olduğuna ve ne arattığına bakılarak anahtar kelime optimizasyonu yapılmalıdır. Hedef kitlenizi tanımak için farklı yollar izleyebilirsiniz. Örneğin Google’da ‘’yılbaşı süsleri’’ kelimelerini aratalım.
Google’ın İlgili Aramalar kısmında bu kelimeleri aratan kullanıcı gruplarının aratabildiği diğer kelimeler veya ‘’yılbaşı süsleri’’ kadar arama hacmi geniş olan diğer kelimeler karşımıza çıkmakta. Sitenizde yılbaşı süsü çeşitleri satıyorsanız sadece ‘’yılbaşı süsleri’’ kelimeleri gibi çok geniş kapsamlı kelimeler dışında ‘’yılbaşı ağacı süsü’’, ‘’keçeden yılbaşı süsleri’’, ‘’kartondan yılbaşı süsleri’’ gibi kelimeler üzerinden de hedef kitlenizin karşısına çıkabilirsiniz.
Elbette bu Google üzerinde biraz daha basite indirgenmiş bir anahtar kelime araştırmasıdır. Daha sonraki paragraflarda da bahsedileceği üzere Google Ads gibi yardımcılar kullanmak güvenilirlik açısından daha önemlidir.
Hedef kitlenizin arattığı kelimeleri bulma konusunda yardımcı olabilecek bir diğer araç da Wikipedia olabilir. Örnek olarak sosyal medya danışmanlığı hizmeti veren bir kişi web sitesi için hangi anahtar kelimeleri kullanabilir buna bakacağız; Wikipedia’da ‘’sosyal medya’’ kelimelerini arattığımızda İçindekiler kısmında ve Ayrıca Bakınız kısmında sosyal medya danışmanlık hizmeti veren bir kişinin web sitesi için gayet kullanılabilir farklı varyasyonlarda türetilmiş kelimeler olduğunu görebiliriz. Örneğin ‘’Sosyal Medya Optimizasyonu’’ kelimelerini aratan kullanıcıların karşısına çıkabildiğiniz takdirde ‘’Bu kelimeleri arattığına göre sosyal medya optimizasyonuna ihtiyacın olabilir. Ben bu işin eğitimini aldım ve uzun zamandır bu işi yapıyorum. İstersen sosyal medyan hakkında danışacağın kişi olabilirim.’’ gibi bir imaj ve algı yaratabilir, bu sayede de potansiyel müşteriler elde edebilirsiniz.
Anahtar kelime araştırmasında büyük rakiplerinizin hangi kelimeleri ön plana çıkartarak içerik oluşturduğunu da incelemelisiniz. Buradaki ‘’büyük rakip’’ kısmında bahsedilen şey, SEO’yu daha iyi kullanabilme potansiyeli olduğu için büyüdüğü düşünülen rakip sitelerdir. Bunları araştırmak size daha çok katkı sağlayacaktır. Sizden daha küçük çapta rakiplerinizin doğru SEO çalışmaları yapıp yapmadığı meçhul olabilir. Bu sebeple anahtar kelime araştırmasını garantiye alarak büyük rakip firmalardan yana yapmakta fayda olacaktır. Örnek olarak hediyelik eşya sattığınız bir web siteniz var. Elbette arama motorunda ‘’hediyelik eşya’’ şeklinde bir arama yapıldığında Çiçek Sepeti, Hediye Sepeti veya diğer e-ticaret pazar yerleri en başlarda çıkacaktır. Bu sebeple web sitenizde ‘’hediyelik eşya’’ gibi jenerik bir kelimeden ziyade rakip sitelerin kullandığı diğer farklı kelimelere ve onların da türetilmiş faktörlerinde bakabilirsiniz. Çiçek Sepeti’nde kullanılan anahtar kelimeleri inceleyelim;
İlk bakışta altı çizili olan veya kalın yazı tipiyle yazılmış olan tüm kelimelerin anahtar kelime olduğunu düşünülebilir. Fakat ek olarak metin içerisine gizlenmiş birçok anahtar kelime olduğunu da söyleyebiliriz. Örneğin ‘’sevgiliye hediye farklı’’ kelimeleri cümle içinde devrik kullanılmıştır. Bunun sebebi ‘’sevgiliye farklı hediye’’ kelimelerini zaten daha öncesinde kullanmış olmaları ve bu devrik kelime grubunun da hedef kitleleri tarafından aratılma biçiminin farklı çeşitlerde olduğunu farketmeleridir. Kısacası içinde ‘’hediye’’ geçen tüm kelime gruplarını kullanmayı hedefleyen bir anahtar kelime optimizasyonları bulunmaktadır. Bu araştırmadan hareketle ‘’sevgiliye uygun fiyatlı farklı hediyeler’’ gibi uzun kuyruklu bir anahtar kelime çalışması yapılabilir. Hatta bu anahtar kelimeleri de Google’da arattığımızda Çiçek Sepeti veya Hediye Sepeti gibi büyük rakip firmalardan ziyade daha küçük çaplı En İyi Hediye Fikirleri gibi satış odaklı olmayan bir firmanın en başta çıktığını görebiliriz. Bu da bize bu tarzda bir anahtar kelimeye odaklanmanın en başlara çıkmak için mantık olduğunu gösterir.
Anahtar kelime araştırması yaparken siteniz için Google Ads veya Google Trend gibi bir yardımcı da bulabilirsiniz. Bu konuda Doğru Anahtar Kelimeler Nasıl Seçilir? başlıklı blog yazımızdan faydalanabilirsiniz.
Google’ın yanı sıra TEPESEO Dijital Pazarlama olarak geliştirdiğimiz Anahtar Kelime Arama Hacmi Bulucu aracımızı da kullanabilirsiniz.
Site İçi SEO Çalışması
Web sitelerin hem teknik açıdan düzenlenmesini hem de kullanıcılar tarafından olumlu deneyim yaşanmasını sağlamaya yönelik çalışmalar site içi SEO olarak adlandırılır. Site içinde yapılması gereken düzenlemeler veya güncellemeler Google’ın web sitelerini sıralarken baktığı 200’den fazla faktöre göre ayarlanmalıdır. Site içi SEO uygulamaları, Google tarafından benimsendiği takdirde web sitelerin üst sıralara çıkmasına büyük bir etkisi olacaktır. Sitemizde ‘’Rehberler’’ kısmında ‘SEO Rehberi’ başlıklı makalede ‘’Sayfa İçi SEO Nedir’’ konulu bir yazımız da ek olarak mevcuttur.
Peki Google’ın web sitemizde yapılan optimizasyonları benimsemesi için görüntü odaklı site içi SEO çalışmaları yeterli midir? Bu soruya Browseo sitesinden Google’ın web siteleri nasıl gördüğünü öğrenerek başlayabiliriz. Browseo’yu kullanmak için Morhipo sitesini örnek olarak seçtik.
Üstteki iki görsel Google’ın bir web sitesini nasıl gördüğünü gösteriyor. Yani tamamiyle kodlar ve metinlerden oluşan bir algoritmik sistem. Alttaki görsel ise web sitesini (Morhipo) kullanıcıların nasıl gördüğünü gösteriyor. Bazen web sitenin tasarımı ne kadar göze güzel gözüküyor olursa olsun eğer site içi SEO çalışmasında teknik bir eksiklik veya sorun varsa bu da sıralamaları olumsuz etkileyebilmektedir.
Örnek olarak site açılma hızı yavaşsa kullanıcılar siteye girdiklerinde açılmasını/yüklenmesini uzun süre beklemek istemezler ve siteden ayrılırlar. Bu da doğal olarak siteden ayrılma oranını artırır ve sitede geçirilen vaktin süresini azaltır. Bu gibi etkenler de kullanıcı deneyimlerini olumsuz etkilediği için Google tarafından önemsenen faktörlerden biridir ve web sitelerin sıralamasını düşürebilir.
Site içi SEO çalışması ile ilgili birkaç ana başlığı ayrı ayrı ele alalım;
Alan Adı
Alan adı (domain) seçimi, içeriğe ve siteye hatta şirkete uygun anahtar kelimelerden oluşmalıdır. Akılda kalan ve çok da uzun olmayan domainler tercih edilmelidir. Bu sayede kullanıcıların web sitenizi bulması daha da kolay olacaktır. Keza kullanıcılar sitenizi aramasa bile domain seçiminizdeki özen ile ilk sıralarda olabilir ve kullanıcının karşısına özellikle sizi aratmadığı halde çıkabilirsiniz.
En fazla kullanılan domain çeşitleri;
.com: Ticari kuruluşlar (tepeseo.com)
.net: Girişimciler ve internet kuruluşları (kariyer.net)
.org: Dernek ve organizasyonlar (kızılay.org.tr)
.gov: Devlet kurumları (turkiye.gov.tr)
.edu: Eğitim kurumları (karabuk.edu.tr)
.mil: Askerlik kurumları
.ac: Akademik kurumlar
Alan Adı Seçilirken Dikkat Edilmesi Gereken Unsurlar
-Kısa ve yazılması kolay olmalı: Alan adlarının kısa olmaması kullanıcıların yazım hatası yüzünden sizi bulamayacağı ve karmaşık görünebileceği bir yapı sergileyebilir. Bu sebeple uzun bir alan adı tercih etmek yerine kısa bir alan adı kullanılabilir. Eğer birkaç kelimeden oluşan bir alan adınız olmalıysa, bunu yazılması en kolay şekilde yapmalısınız. Örneğin express yerine ekspress yazarak Türkçe harfler ile arama yapan kullanıcıların karşısına da daha hızlı çıkmanız mümkün olacaktır.
-Rakamlar ve semboller kullanılmamalı: Sayısal olan (5,üç…) ve tire (-), yüzde (%), artı (+) veya şapka (^) gibi sembollerden uzak durulması alan adınız için en iyisi olacaktır. Sayılar ve semboller yanlış anlaşılmaya müsaittir. Web sitenizin adını duyan kullanıcılar alan adınızdaki sayının yazıyla mı yoksa rakamla mı yazıldığını anlayamayabilir. Örneğin ‘’Arabakiralama3.com’’, ‘’Arabakiralamaüç.com’’ gibi (Türkçe karakter olan ü ve ç gibi harflerin kullanımı da olmaması gereken bir durumdur.) bazı yanlış anlaşılmalarla kullanıcıların sizi bulmasının önünde engel oluşturabilirsiniz. Hatta sayıyı unutup ‘’Arabakiralama7.com’’ gibi aramalar da yapılabilir. Sizin yerinize farklı sitelerle karşılaşabilirler. ‘’7 gün ücretsiz araba kirala’’ pazarlama kampanyalı farklı bir siteye yönlendirilebilir. Aynı zamanda sembollerden tire (-) işareti ile ilgili de bir örnek vermek gerekirse; ‘’örnek-mimarlik.com’’ sitenizi aratırken yanlış yerde tire kullanımıyla bambaşka bir siteye yönlendirilebilir. ‘’mimarlık-örnek’’ sitesi firma adınıza benziyor olmasına karşın, mimarlık çalışmalarına örnek gösteren bir blog sitesi olabilir. Bu şekilde kullanılan sembol ve sayılar ile hem akılda kalıcılığı kaybetmiş olursunuz hem de rakiplerinize trafik sağlamış olabilirsiniz. (Fakat daha sonra bahsettiğimiz Araştırmalar kısmında yazım yanlışlarını lehinize kullanabilmenizi sağlayacak yöntemlerden bahsedeceğiz.)
-Yaratıcı ve akılda kalıcı olmak: Alan adı seçiminde kullanıcılara merak uyandırması ve bir çağrışım yapmasının sağlanması önemlidir. Kullanıcılar domaininizi ikinci görüşlerinde de hatırlayabilmeliler. Anlamsız ve uzun uzadıya bir domain seçimi, kimsenin dikkatini ve ilgisini çekmeyeceği gibi hızlı bir şekilde unutulabilir.
-Anahtar kelimeler kullanın: Alan adlarınızda anahtar kelime veya kelimelere yer vermeniz de SEO açısından önemlidir. İçeriklerinizde hangi konudan bahsediyor ve en fazla hangi kelimeyi kullanıyorsanız domain seçiminizde de içerik başlığınızı, en fazla kullandığınız kelimeyi tercih etmelisiniz.
-Yerel faktörler: Yerel bir işletme sahibiyseniz ve farklı bir bölgeye kargolama gibi hizmetleriniz yoksa alan adınızda sadece anahtar kelimeler bazında ilerlemeyerek konumsal bilgilere de yer verebilirsiniz. Örneğin; ‘’kadıköyantika.com’’ veya ‘’antikakadıköy.com’’ gibi sadece Kadıköy’de satış yapıyorsanız müşterilerinizin ‘’Kadıköy’de Antika Satan Yerler’’, ‘’Kadıköy Antikacı’’, ‘’Antika Kadıköy’’ gibi aramalarında karşılarına çıkabilirsiniz. Bu sayede çevresel faktörleri kullanarak satış hacminizi yükseltebilirsiniz.
Alan Adı Araştırmaları
Domain isminizi SEO’ya ve kullanıcıların kolay bulmasına uygun olarak seçtikten sonra araştırmalara başlamanız gerekmektedir. Bu domaini daha önce başka bir site aldı mı, telif hakkı ile korunuyor mu, patenti mevcut mu, tahmini değeri nedir gibi sorulara istinaden araştırmalar yapabilirsiniz. Seçtiğiniz domainin yazım yanlışı ile de bulunmasını sağlamak için satın alma sistemini kullanabilirsiniz. Yukarıda bahsedilen mimarlik-örnek.com ve örnek-mimarlik.com aramalarının ikisinde de hatta yazım yanlışları yapıldığında ‘’mimar örnk’’, ‘’örnk mimr’’, ‘’örnek mimrlık’’ vb. gibi durumlarda da kullanıcıların sizi arattığını varsayabiliriz. Bu yüzden bu tip domainleri satın alarak kullanıcıların sitenize ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Ek olarak da rakiplerinizden benzer domain seçmeyi düşünenleri de önlemiş olursunuz ve sektörde ‘’tek’’ konumuna gelebilirsiniz.
Alan Adı Satın Alma
Google Domains’ten (domains.google) örnek olarak ‘’yoga dersi’’ kelimeleri için bir alan adı araştırması yaptık. Sırasıyla basit bir şekilde nasıl bir yol izlenildiğini aşağıda görseller eşliğinde anlattık;
1- domains.google sitesine giriş yaptığınızda anasayfada Genel Bakış kısmından ilerledik. Karşımızda ”İnternetteki yerinizi bulun. 300’den fazla alan uzantısı arasından seçim yapın.” yazısı ve onun altında ”Yeni alanınızı arayın” yerini görüyoruz. Buraya yukarıda bahsettiğimiz örnek olan ”yoga dersi” kelimelerini yazıyoruz ve ”Edinin” butonu ile ilerliyoruz.
2- Sonrasında ”Sonuçlar” kısmında kullanılabilecek ve kullanıma kapalı tüm uzantı çeşitlerini görebilir ve fiyatlandırması hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Sayfada aşağıya inildikçe birçok farklı çeşitte alan adları konusunda da fikir sahibi olabilirsiniz. ”yoga dersi” aramamızda bize ”yoga kursu”, ”yoga kursları”, ”yoga dersleri”, ”yoga egitimi”… gibi farklı varyasyonlarda tıpkı anahtar kelime önerir gibi tavsiyeler yapılmakta.
3- Sonuçlar kısmının sağ yanında ”Tüm Uzantılar” butonu bulunmakta. Oraya tıklandığında satın alıma açık olan ve kapalı olan uzantıları görürsünüz. Örneğin ”yogadersi.com” ve ”yogadersi.co” şuan için satın alıma kapalılar.
4- Satın alıma açık olan bir uzantı olan ”yogadersi.site”’yi sepete ekledik. Öncesinde kelimelerin üstüne tıklandığına karşımıza çıkan analizler ve avantajlar kısımlarını inceledik. 1 yıllık sürede 125 tl’lik fiyatla satın alınarak kullanılabilmeye başlanabiliyor.
Başlıklar
Google’da bir arama yapıldığı zaman ilk olarak sitenin url’si, altında daha önce tıklanan bir siteyse mor renkte tıklanmayan bir siteyse lacivert renkte olan bir yazı (arattığınız anahtar kelime ile ilgili sayfaya yönlendiren başlıklar) ve en altta da siyah renkte bir açıklama yazısı görürüz. Buna meta açıklamalar denilmektedir. Meta açıklamalarda da kullanıcının sitenize girmeden önce ne ile karşılaşacağına dair bir özet bulunur. Bu sebeple doğru şekilde doldurulması ve anahtar kelimelere yer verilmesi son derece önemlidir.
Başlık etiketi kısmında tıklanmaların etkilendiğini söylemek mümkündür. Başlıklar diğer rakip firmaların başlıklarından daha ilgi çekiciyse ve kullanıcılar da ilk sıralarda olmamanıza rağmen ilgi çektiği için sizin başlığınıza tıklıyorlarsa Google bunu fark eder ve web sitenizi ilk sıralara taşıyabilir. Çünkü sitelerin tıklanma sayısı Google’a şunu söyler gibi düşünebiliriz. ‘’Google, bizim sitemiz diğerlerinden daha fazla tıklanıyor. Kullanıcılar bizi seviyor. Sitemizi önlere çıkartmalısın.’’
Başlıkların ilgi çekici olabilmesinin de birkaç farklı yolunu sayabiliriz:
1- Aratılan kelime yani anahtar kelime başlığınızın en başlarında olmalı. Üstteki görselde bizler Google’da ‘’SEO’’ kelimelerini arattık. Karşımıza çıkan ilk beş farklı sitedeki sonuçta da başlık olarak ilk kelime ‘’SEO’’ seçilmişti.
2- Gerek meta açıklamalar kısmında gerekse başlık kısmında kullanıcıyı harekete geçirici veya aradığı konu her ne ise daha da fazlasını sunabildiğinizi gösteren bir mesaj kullanabilirsiniz. Örneğin ‘’Dolma kalem’’ aramasını yaptığımızda karşımıza ilk çıkan beş sitenin başlıklarında ‘’Dolma kalem’’ kelimelerinden hemen sonra ‘’Fiyatları, Çeşitleri, Modelleri, Uygun Fiyatlı, %40 İndirimli…’’ gibi kullanıcıyı harekete geçirici mesajlarla doldurulmuştu. Bu şekilde bir başlık kullanımı tıklanma sayısını artırabilir.
3- Yıl güncellemeleri unutulmamalı. Basit bir örnek; Ajanda satan bir web site geçmiş tarihte bir başlık kullanmamalıdır (2019-2020 yılı gibi). 2021 yılının bitmesine yakın insanlar 2022 yılı ajandası almak isteyebilirler. 2021 yılının sonlarına doğru ‘’2021 Ajanda Modelleri’’ başlığı ‘’2022 Ajanda Modelleri’’ olarak güncellenmelidir.
4- Sayı kullanabilirsiniz. Sayıların kullanıldığı açıklamalarda ilgi çekici ve güvenilir bir ortam olduğu anlaşılabilir. Araştırılan konuya bağlı kalarak kullanılan sayısal veriler kullanıcının dikkatini çekecektir. Örneğin emlakçılık ile ilgili bir sitenin, başlığını düzenlediği halde meta açıklamaları sebebiyle organik trafik yakalayamadığını düşünelim. Muhtemelen şu şekilde bir açıklaması mevcuttur: ‘’Evini nasıl satabilirsin?’’ bunun gibi heyecan barındırmayan, kullanıcının ilgisini çekmeyen açıklamalar tıklanmaya değer görülemeyebilir. Fakat biraz daha detaylı ve merak uyandıran bir açıklama olsaydı daha fazla tıklanabilirdi. Örnek olarak ‘’Evini zahmetsizce 1 hafta içinde nasıl satarsın?’’ burada ‘’zahmetsiz’’ kelimesi ev satışı gibi yorucu ve efor gerektiren bir konuda dikkat çekici bir sıfat olarak kendini göstermekte ve sayısal değer olan ‘’1 hafta’’ kısmı da yine kullanıcının daha fazla ilgisini çekebilecek potansiyeldedir.
5- Başlıklarda 6-10 arasında kelime kullanılmalı. Bu şekilde kullanıcıya siteniz ile ilgili daha detaylı bilgi verilmiş olacaktır. Örneğin ‘’siyah erkek sweatshirt’’ aramasını yapan bir kullanıcının karşısında iki farklı site seçeneği varsa ve sıralama faktörüne bakılmaksızın ikisi arasından hangisine tıklayacağını düşünmemiz gerekirse eğer; ilk sitenin başlığı ‘’Siyah erkek sweatshirtler’’ ve ikinci sitenin başlığı ‘’Siyah erkek sweatshirtler son moda ve uygun fiyata’’ olursa ikinciyi tercih etmesi olağan bir durumdur. Çünkü başlıklarda daha fazla detay olduğunda istatistiksel olarak da daha fazla tıklanmaya sebep olduğu görülmüştür.
6- Bütün bunlar arasında en önemlisi ise tabi ki içerikle özdeşleşen ve alakalı başlıklar kullanılmasıdır. Bazen Google’da arattığımız konuyla ilgili başlığı olan bir siteye tıklarız ama içerikleri hiç de aratılan konuya uygun değildir ve hızla oradan ayrılırız. Bu olay hemen çıkma oranını etkiler. Bu sebeple içeriğiniz ile ilgili başlıkları kullanarak kullanıcıların sitenizde daha uzun süre durmasını sağlayabilirsiniz.
İçerik
‘’Başlıklar’’ konusundaki son maddede (F) belirtildiği üzere içerik konusuna geçiş yapabiliriz. İçerikler web siteniz için en değerli kısımlardır. Bu konuda daha önce ele aldığımız ‘’Blog İçerik Stratejisi’’ başlıklı blog yazımızı da inceleyebilirsiniz.
SEO çalışması açısından içerik oluşturmaya baktığımızda ilk yüz kelimenin çok önemli olduğunu görüyoruz. Bu ilk 100 kelime için makalenin devamında anlatılacak konunun basit bir taslağı veya örneği diyebiliriz. Bu yazının da en başında yer alan ‘’Giriş’’ kısmında verilen kısa bilgilendirmeler gibi düşünebiliriz.
İlk yüz kelime hem Google’ın ilk baktığı yer olması açısından hem de kullanıcının dikkatini başlıktan sonrasında da kısa bir süre içinde çekmeye devam edilebilmesi açısından değerlidir. Google’ın içeriklerinizin taramasında ilk bakacağı yer elbette anahtar kelime/kelimeler faktörüdür. İlk yüz kelimede temelde anlatılan konunun anahtar kelimelerini kullanmıyorsanız Google’ın tarama sınavından geçememiş olabilirsiniz. Örneğin kablosuz kulaklıklarla ilgili bir makalenin ilk yüz kelimesinin en azından yirmi kelimesinde kablosuz kulaklık ve türevleri gibi kelimeler olmalıdır. Tabi ki anahtar kelimeleri ardarda sıralamaktan veya alakasız yerlere serpiştirilmesinden bahsedilmiyor. Metnin bütünlüğünü ve akıcılığını bozmayacak şekilde aralara yerleştirilmesi gerekiyor. Çünkü sadece Google için değil, kullanıcılar için de bir optimizasyon çalışması yapılması gerekiyor.
Görseller
İçerik konusuna en yakın kavramlardan biri görsellerdir. Görsellerin kalitesi ve içerikle alakalı kullanımı görüntü açısından ve kullanıcı deneyimi açısından elbette önemlidir. Fakat daha önemlisi görseller için yapılan optimize çalışmalarının Google tarafından benimsenmesidir. Daha sonra ayrıca ele alınacak bir konu olan sayfa açılma hızı da görsel boyutlarının büyük olmasından kaynaklı olarak yavaşlayabilir. Görsel boyutlarında sıkıştırılma yapılması yavaşlığı ortadan kaldırabilir.
Diğer bir konu ise görsellerin isimlendirilmesidir. Farklı kaynaklardan alınan görsellerin alakasız ve karışık şekilde bir isimlendirmesi varsa içerikle veya direkt olarak görselle alakalı bir şekilde değiştirilmesi gerekir. Aşağıda örnek kullanımı belirtilmiştir.
Düzenlenmesi gereken isimlendirme/ Düzenlenmiş isimlendirme
Aynı zamanda ‘’Başlıklar’’ kısmında Google’ın bir web sitesini nasıl gördüğünü (kodlar ve yazılar) göstermiştik. Hiç görsel bir içerik bulunmuyor. Çünkü Google görselleri bizim gördüğümüz gibi renklerle şekillerle değil bir algoritmik sistemle görebiliyor. Bu yüzden görsellere alt metin eklenmesi gerekiyor. Alt metinler görsellerin ne ile ilgili olduğunu Google’a anlatır. Google Görseller de bunun için var. Örneğin bir kullanıcı ‘’çizgi film karakterleri’’ şeklinde bir arama yaptı. Karşısına çıkan ilk görsellerde alt metin olarak ‘’çizgi film karakterleri’’, ‘’unutulmaz çizgi film karakterleri’’, ‘’sarı çizgi film karakterleri’’ gibi yazılar olmaktadır. Bu yazılar yani alt metinler sayesinde kullanıcının karşısına ilk olarak çıkabilir ve oradan da sitesine trafik çekebilmektedir. Verdiğimiz örnekte ilk çıkan görselin incelemesini yaptıktan sonra alt metin olarak yazılan kısmı yeşil ile belirttik. Görüldüğü üzere görsel optimizasyonu yapılmış ve bu sayede ilk sıralarda yerini almıştır.
Sayfa İçi Linkleme
Sayfa bağlantısı yani iç linkleme de içeriklerin Google’a sevdirilmesi için önemlidir. Sayfadan sayfaya bağlantı kurulduğunda Google’ın algoritmaları devamlı olan bir tarama sürecine girerler. Bu tarama sürecinde sayfalarınızı uygun görürlerse daha doğrusu SEO çalışmasına uygun görürlerse her içeriği dizine ekleyebilirler. Sayfa içi linklemeyi en iyi başaran sitelerden biri de Wikipedia’dır.
Hemen hemen her içeriğinde kelime sayısına oranla %30’lara varan bir linkleme kullanmıştır. Dahili bağlantıların önemini de bu şekilde anlayabiliriz. En nihayetinde Wikipedia yıllardır arama sorgularında karşımıza ilk çıkan sitelerden biridir. Daha detaylı göstermek adına bir makalesindeki mavi yazıların, diğer sayfalarına çıkan ayrı birer bağlantı olduğunu söyleyebiliriz.
URL Bağlantıları
Sitenizin ve sayfalarınızın url’leri kısa ve öz olmalıdır. Göz yorucu karakterlerle çevrilmemeli ve uzun uzadıya bir şekil ile doldurulmamalıdır. Backlinko sitesinden Brian Dean’ın ortaya çıkartmış olduğu bir istatistiksel grafikte 50 karakterli bir url bağlantısı, 60-70-80 karakterli bir url bağlantısından daha iyi sıralama yakalayabilmektedir.
Url bağlantılarında dikkat edilmesi gereken diğer konu ise yıl kavramının kaldırılması. Site başlıklarında yıl güncellemeleri yapılması mantıklı olacaktır fakat url’lerde yıl kavramının olmaması Google tarafından ‘’halâ geçerli bir sayfa’’ olduğunuzun düşünülmesini sağlar.
Site Haritası
Site haritası adından anlaşılacağı üzere sitenin haritasını gösterir. Kullanıcılar sitenize girdiğinde sayfalarınızın bir navigasyonunu görerek hızlıca istedikleri sayfaya erişim sağlayabilirler. Site haritası web sitenizin hiyerarşisini göstermenin yanında arama motorlarına da tarama açısından yardımcı olur. Google’ın site içeriğiniz hakkında bilgi sahibi olmasını sağlar. Çünkü Googlebotlar veya örümcekler gibi gezginler sitenizin akıllı taramasını yapabilmek için site haritanıza muhakkak göz gezdirirler. Sitenizdeki sayfalar doğru şekilde konumlandırılmışsa sitenizin büyük bir kısmını Google’ın görmesini sağlar. Ne hakkında bir site olduğunuzu, nasıl içerikler yayınladığınızı daha iyi öğrenmiş olur. Google sizi öğrenirse, kullanıcıların da öğrenmesini sağlar.
Site Haritası Oluşturma
Site haritası oluşturduğunuzda arama motorlarına, arama sonuçlarında gösterilmesini tercih ettiğinizi URL’leri belirtmiş olursunuz. Aynı içeriğinize farklı URL’lerle erişilebiliyorsa aynı içeriğe yönlendiren tüm URL’leri kullanmak yerine tercih ettiğiniz özel URL’yi seçip site haritasına ekleyebilirsiniz. Site haritasına eklediğiniz URL’lerden sonra sitenizin mimarisine ve boyutuna bağlı olarak site haritası oluşturmak için aşağıdaki yöntemlerden birini seçebilirsiniz.
-İçerik Yönetim Sisteminin web siteniz için otomatik bir site haritası oluşturmasını sağlayabilirsiniz.
-Birkaç düzineden az URL içeren site haritaları için manuel olarak site haritası oluşturabilirsiniz.
-Birkaç düzineden fazla URL içeren site haritaları için otomatik olarak site haritası oluşturabilirsiniz.
Site Haritası Biçimleri
-XML
-RSS, mRSS ve Atom 1.0
-Text.
Google Site Haritası Yönergeleri
-Tutarlı, tam URL’ler kullanılmalıdır.
-Site haritasının kök dizinde yayınlanması iyi olacaktır.
-Site haritanıza URL’lerden gelen oturum kimliklerini eklemeyin.
-Google’a bir URL’nin alternatif dil sürümleri hakkında bilgilendirmeler verebilirsiniz.
-Büyük site haritalarını daha küçük site haritalarına ayırmalısınız.
-Site haritalarınızda yalnızca standart URL’leri listeleyin.
-Bir sayfanın mobil ve masaüstü sürümleri için farklı URL’leriniz varsa bir site haritasında yalnızca tek bir sürüme işaret etmelisiniz.
-Video, resim ve haber gibi ek medya türlerine işaret etmek için site haritası uzantılarını kullanabilirsiniz.
-Site haritası dosyanızın UTF-8 olarak kodlanması gerekmektedir.
SSL Sertifikası
Google’da üst sıralarda yer alan sitelerin çok büyük bir kısmında SSL sertifikası bulunur. Bunun anlamı http yerine https ile görünüyor olmak ve ‘’Güvenli değil’’ yazısının ortadan kalkmasıdır. SSL, Secure Socket Layers’in kısaltılmış halidir. Türkçesi “güvenli giriş katmanı” şeklinde çevrilir. SSL, sunucuyla alıcıların iletişiminde veri şifrelenmesini ve korunmasını sağlar. Yani kullanıcıların kişisel bilgileri ve kredi kartı bilgileri güvenli bir şekilde saklanır. SSL sertifikasına sahip siteler, kullanıcılar tarafından şüpheyle karşılanan bir site olmaktan kurtulur hem de sıralamalarda üste çıkmaya bir adım daha yaklaşılabilir.
Aşağıya örnek olarak seçtiğimiz https sertifikası olmayan AÖL sitesindeki görüntüyü ekledik;
Öncelikle sitenin url kısmının başında ”Güvenli değil” yazısı görünmektedir. O kısmın üzerine tıkladığımızda ”Bu siteye bağlantınız güvenli değil” başlığı altında çalınma ihtimali olan bilgileri girilmemesi gerektiği konusunda uyarı verilmektedir. Bu yazıyı gören kullanıcılar web sitenizi terk edebilir veya alışveriş yapmak üzereyken vazgeçebilir. Bu da yukarıda bahsedilen kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyecektir.
SSL Sertifikası Nasıl Alınır?
Normal hayatta herhangi bir sertifika belgesi almadan önce nasıl ki bir eğitimi bitirmek veya bir semineri sonuna kadar izlemek gerekiyorsa, dijital platformda da SSL Sertifikası almadan önce de bu sertifika için bir talep oluşturmak gerekiyor. Bu talebe de CSR denilmektedir.
CSR, Certificate Signing Request’in kısaltılmış halidir. Türkçe tanım olarak ”sertifika imza talebi” anlamına gelmektedir. CSR aracılığı ile tüm güvenlik sertifikalarında geçerli olabilecek bir talep oluşturulabilir. Sunucu panelleri yardımıyla oluşturulan bu süreç her sunucu panelinde farklı işleyebilir. Fakat temelde aynı mantığa sahiptir.
Örnek olarak cPanel sisteminde nasıl CSR isteğinde bulunabileceğimizi anlatalım; Web sunucunuzdan cPanel yöneticisine giriş yapmalısınız. Sonrasında ”Güvenlik” kısmı karşınıza çıkacaktır. Daha sonra ”SSL/TLS” butonuyla ilerleyerek ”Sertifika İmza İstekleri (CSR)” kısmına tıkladıktan sonra ”Etki Alanları” bölümünü doldurmalısınız. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; Etki Alanları kısmında yazılan yanlış bilgiyi daha sonraki zamanlarda değiştirmeniz mümkün olmayacağı için her şeyi doğru bir biçimde yazmanız gerekir. Burada istenilen bilgiler şehir, ülke, şirket adı gibi kolayca cevaplayabileceğiniz bilgilerdir. Son olarak ”etki alanı” kısmını doldurduktan sonra verilen uzun bir kod olacaktır. Bu kod ”Kodlanmış Sertifika İmza İsteği” adı altında görüntülenecektir. Kodda, ”Private Key” denilen size özel anahtar yer alır. Bu uzun kodlamayı kopyaladıktan sonra cPanel’e dönüş yapmalısınız. Yani başladığınız yere tekrar dönmelisiniz. İlk başta CSR seçeneğine tıklamıştık. Artık imza kodumuz olduğu için CRT seçeneğine tıklamalısınız. ”Sertifikalar (CRT)” kısmına tıkladıktan sonra tekrar ”Etki alanı” kısmını da doldurarak ”Sertifikayı aşağıdaki metin kutusuna yapıştırın” yazısının altında bulunan boş kutucuğa kopyalanan kodu yapıştırıyoruz ve ”Sertifikayı Kaydet” butonuna tıkladıktan sonra işlem tamamlanmış olacaktır.
Site Açılma Hızı
Site açılma hızı, Google’ın web sitelerini sıralarken baktığı en önemli faktörlerden biridir. Google tarafından yapılan bir açıklamaya göre siteler 1 saniyeden bile daha kısa sürede açılmalı. Yavaş açılan siteler sıralamalarda geriye düşmektedir. Sitelerin yavaş açılması kullanıcıların beklemek istemeyecekleri bir faktör olduğu için siteden ayrılmalarına sebep olur. Bu da web sitenin hemen çıkma oranını yükseltecektir. Hemen çıkma oranı ile ilgili daha detaylı bilgi için blog yazımızı okuyabilirsiniz.
Site açılma hızınızı test edebileceğiniz farklı yerler vardır:
1- Google PageSpeed Insights
Google tarafından geliştirilen site hızı ölçme aracıdır. Web sitenizin url linkini buraya yükledikten sonra Page Speed 0-100 arasında bir değer ile açılma hızını ölçer. Ayrıca masaüstü cihazlarda ve mobil cihazlarda farklı açılma hızları olabildiği için iki şekilde de hız oranınızı görmenizi sağlar. Ek olarak site hızınızın artması için yapabileceğiniz birtakım yöntemleri de öneri olarak karşınıza çıkartır. Aşağıda yer alan görsellerde yavaş açılan bir sitenin örneğini ele aldık:
Mobil cihazlarda site açılma hızı için 44 puan alan bir web sitesinin daha hızlı açılmasını sağlamak amacıyla verilen bazı öneriler; Resimleri yeni nesil biçimlerde yayınlayın, oluşturmayı engelleyen kaynakları ortadan kaldırın vb. şeklindedir. Bunların çoğu teknik SEO çalışması ile ilgilidir. Fakat resimlerle ilgili olan faktör için konuşmak gerekirse sitede kullanılan resimlerin 100 KB’dan fazla olmaması sağlanabilir. Bu sayede resimlerin yüklenmesinin yavaşlığa sebep verdiği sitenin açılma hızı artacaktır. Genelde site görüntüsü ve tasarımı açısından yüksek çözünürlüklü görseller tercih edilmekte fakat siteniz yavaş açılıyorsa kullanıcıların çoğu tasarımı görmeden gidecektir. Yüksek çözünürlüklü görselleri örneğin 500 KB’lık bir görseli sıkıştırarak 100 KB’a kadar indirebilme halinde site açılma hızı artacaktır.
Aynı site masaüstü cihazlarda yapılan bir ölçümde 70 puan almıştır. 80’e kadar iyi bir puan olarak nitelendirilebilir. 70, ortalama bir site açılma hızıdır. Biraz daha artırılması sıralama ve kullanıcı deneyimi açısından daha iyi olacaktır. Bunun için de Page Speed’in önerileri bulunuyor. Aşağıdaki görselde önerileri görebilirsiniz.
2- Google Test My Site
Page Speed gibi hem masaüstü hem mobil cihazlara ayrı ayrı bakmamakla birlikte mobil sitelerin hızını test edebiliyor. Page Speed’ten farklı olarak da sitenin yavaş olması yüzünden kaybedilen kullanıcı trafiğini Google Test My Site tahmini bir oranla gösterebiliyor.
Örnek olarak yavaş olan bir sitenin testini yaptık ve Test My Site’nin önerdiği bazı konuları aşağıdaki görsellere ekledik:
3- Google Analytics Site Hızı Verileri
Sitenizin Google Analytics hesabında Site Hızı raporlarını görebilmek için ‘’Görünüm’’’e gidin sonrasında ‘’Raporlar’’’ı açın. ‘’Davranış’’ sekmesinden sonra gelen “Site Hızı” butonuna tıklayarak, kullanıcıların içeriklerinizi görme ve etkileşime geçme süresini görebilirsiniz.
Site Hızı raporları gecikmenin üç boyutunu ölçmektedir:
Sitenizdeki sayfa görüntülemelerin bir örneklemi için sayfa yükleme süresi. Sayfalarınızın ne kadar hızlı yüklendiğini çeşitli açılardan görmek için, verileri farklı niteliklere göre görüntüleyebilirsiniz (ör. farklı tarayıcılarda, farklı ülkelerde). Veriler Sayfa Zamanlamaları raporunda görüntülenir.
İzlemek istediğiniz farklı her bir isabetin, etkinliğin veya kullanıcı etkileşiminin yürütme hızı veya yükleme süresi (ör. resimlerin ne kadar hızlı yüklendiği, düğme tıklama sayısına yanıt süresi). Veriler Kullanıcı Zamanlamaları raporunda görüntülenir.
Tarayıcının belgeyi ne kadar hızlı ayrıştırıp kullanıcı etkileşimi için kullanılabilir hale getirdiği. Bu verileri görmek için ek yapılandırma gerekli değildir. Veriler DOM Zamanlamaları alt sekmelerinde, Sayfa Zamanlamaları raporunda görüntülenir.
4- Google’a ait olmayan bazı site hızı test araçları
Google’ın alt araçlarından değillerdir. Fakat site hızı ölçümlerinde yine sıklıkla kullanılan sitelerden oluşmaktadır. On altı adet farklı siteyi aşağıda maddeler halinde paylaştık:
– GTmetrix
– Web Page Test
– Pingdom Website Speed Test
– YSlow
– KeyCDN Website Speed Test
– Dotcom-Monitor
– Dareboost
– Geek Flare
– New Relic
– LoadImpact
– Web Page Analyzer
– Monitis
– GiftOfSpeed
– Uptrends
– BatchSpeed
Mobil Uyumluluk
Web sitelerin mobil uyumlu olması Google’ın sıralama faktörlerine bakarken dikkat ettiği ve önem verdiği özelliklerden biridir. Hatta Google’ın yaptığı bir açıklamaya göre web sitelerini incelerken, sitenin mobil endeksli olması ilk bakacağı faktörlerdendir. Tabi sadece SEO faktörleri ile değil kullanıcılar ile ilgili de mobil uyumlu olmayan siteler bir sorun teşkil eder. Kullanıcılar bir yazıyı okurken telefon gibi mobil bir cihaz kullandığı zaman, yazıyı devamlı olarak sağa sola kaydırarak okumaktan zevk almayacaktır. Ayrıca bilgisayar gibi geniş inçli ekranlardaki site görüntüsü, daha dar ekrana sahip küçük inçli bir telefonda da aynı görüntüye sahip olduğunda yazılar da bilgisayar ekranına göre sabit kaldığı için küçük görünecektir. Ekranı sürekli büyütererek bir yazıyı okumaya çalışmak kullanıcılar için eziyete dönüşebilir. Mobil uyumlu sitelerin, kullanıcı deneyimini iyileştirmesi açısından önemine aşağıdaki görselde örnek verilmiştir;
Mobil Uyumluluk Araştırması
Site Açılma Hızı başlıklı paragrafta da bahsettiğimiz üzere Google Page Speed ve Google Test My Site, web sitelerin mobil uyumluluk performansını da ölçmektedir. Google Page Speed ve Google Test My Site alt başlıklı paragraflarımızın devamında mobil uyumluluk testi yapılmıştı. Orada belirtilen örneklerden hareketle siz de web sitenizin hem mobil uyumunu hem de hızını kontrol edebilir, geliştirilmesi gereken yerler hakkında da Google tarafından detaylı bir rapor edinebilirsiniz.
Web Siteleri Mobil Uyumlu Yapma
Web siteniz mobil uyumlu değilse iki farklı yol izleyerek mobil uyumlu hale dönüştürebilirsiniz. Bunlar; web sitenizi online bir hizmet kullanarak çevirme veya CMS eklentileri kullanmak şeklindedir.
1- Web sitenizi online bir hizmet kullanarak çevirme: Online site çevirici kullanmanız için iki popüler site bulunuyor. Bunlar Duda Mobile ve bMobilized’dir. Bu tarzda sitelere aylık belli bir ücret ödeyerek hem sitenizin mobil uyumluluğu sağlanabilir hem de bazı teknik, içerik ve tasarımsal konularda destek alabilirsiniz.
2- CMS eklentileri kullanmak: Joomla, Drupal veya WordPress ara yüzlü web sitesine sahip olanlar için daha fazla işe yarayabilecek bir yöntemdir. Bazı eklenti araçları bulunmaktadır. WordPress için WPtouch ve JetPack uygun araçlardır. Joomla için Responsivizer ve JoomlaShine uygun araçlardır. Drupal için ThemeKey ve MobileTheme‘dir. Bunların bazıları ilk maddeki gibi belli bir ücrete tabii olabilir.
Mobil uyumluluğunuz sağlandıktan sonra da tasarım, hız ve performansı açısından takipte kalmanız gerekmektedir.
Site Dışı SEO Çalışması
Site dışı SEO çalışması, site içindeki güncellemeler ve düzenlemelerin hedef kitleye gösterilmesini sağlayan çalışmalardır. Yani web site dışındaki eylemleri hedef alır. Marka bilinirliği ve konumlandırması çoğunlukça site dışı SEO çalışmaları ile mümkün olur. Bu çalışmaları birkaç farklı kategoride inceleyebiliriz; Backlinkler (Türkçesi sayfa dışı linkleme veya geri bağlantı şeklinde çevrilmektedir),
Site dışı SEO çalışmaları, site içi SEO çalışmaları ile koordine bir biçimde yürütülmelidir. Birlikte çalışılmasının ve ikisine de özen gösterilmesinin önemini bir örnekle anlatabiliriz; Bir markete gittiniz ve gofret seçenekleri arasında seçim yapmaya çalışıyorsunuz. Bu kısımda paketi en göz alıcı olan dikkatinizi çekecektir. Seçtiğiniz gofretin içindekiler kısmına bakıyorsunuz ve çikolata oranı sizi tatmin etmiyor. Başka bir gofrete bakıyorsunuz paketi biraz açılmış gibi fakat içindekiler kısmı sizi tatmin ediyor. Yine de paketinin açık olmasından hoşlanmıyorsunuz. Son olarak paketiyle ve içindekiler kısmıyla sizi cezbeden bir gofreti seçerek satın alıyorsunuz. Hatta tadından memnun kalınması halinde bundan sonraki seferlerde de aynı gofreti almaya devam edebilirsiniz. Burdaki metaforları tek tek izah etmek gerekirse; Paketi güzel ama içindekiler kısmı kötü olan gofreti, site dışı SEO çalışmalarına ağırlık vermiş fakat site içi SEO çalışması için gerekli çalışmaları yapmamış bir web siteye benzetebiliriz. Kullanıcılar her ne kadar sitenizi ilk sıralarda, sık sık reklamlarda, başka sitelerde bile görürse görsün sitenize tıkladıklarında gezinmek yorucu bir hal alıyorsa reklamlarınızın ve site dışı SEO çalışmalarınızın bir önemi kalmayacaktır. Diğer metaforda ise paketi açılmış ama içindekiler kısmı iyi olan gofreti, site içi SEO çalışmalarına özen göstermiş fakat site dışı SEO çalışmaları ile ilgilenmeyen bir web sitesine benzetebiliriz. Aslında site dışı SEO olmadan kullanıcıların sizi farketmesi çok zor olacaktır. Google’ın da web sitenizi üst sıralara taşıyabilmesi için bir yerlerde varlığınızı kanıtlamanız lazım. Site dışı SEO olmadan, paketi açık gofreti çoğu kişi nasıl ki eline almayacaksa, kullanıcıların çoğu da web sitenizi ziyaret dahi etmeyecektir. Son metafordaki gofretin hem iç özelliklerinin hem de dış özelliklerinin iyi olduğunu ve bu sayede de satın alındığını görebiliyoruz. Bu da bize site içi SEO ve site dışı SEO’nun birlikte çalışılması ile kullanıcıların web sitenizde yaptıkları ziyaretlerin satın alma, uygulama indirme vb. ile olumlu şekilde sonuçlanabileceğini gösterebilir. Sonraki gofret alımlarında da aynı gofretin tercih edilebiliyor olması da bize SEO açısından başarılı bir çalışma gerçekleştirdiğimizi gösterir. Ek olarak; ‘’Web Sitenizde Satışlarınızı Nasıl Artırırsınız?’’ başlıklı yazımızda da bir kere alışveriş yapan kullanıcının bir kere daha yapabilmesi için hangi yolları izleyebileceğinizden bahsettik. Site dışı SEO çalışması sitedeki çalışmaların %65’lik bir dilimini kapsamaktadır. Bu kısımda da backlinkler ve sosyal medya pazarlaması gibi unsurları içermektedir.
Sayfa Dışı Linkleme (Backlink)
Sayfa dışı linkleme kavramını yazımız boyunca Backlink olarak tasvir edeceğiz. Backlink ile ilgili daha önce bahsettiğimiz ‘’Link Oluşturma Nedir?’’ başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
SEO çalışması açısından bakıldığından backlinkler, soyut billboard reklamlarıdır. Backlinkler diğer web sitelerinde sizin web sitenizin görünmesi ve tıklanabilir bağlantısının olması durumudur. Genellikle anasayfa için linkleme yapılır. Çünkü anasayfanıza backlink üzerinden gelen bir ziyaretçi, dikkatini çektiğiniz takdirde sonrasında sayfa içi linklemelere de ulaşabilir. Bu da devamlı olarak sayfa akışı ve süreklilik sağlar. Aynı zamanda kullanıcının uzun süre sitede kalması da tüm sitenin genel sıralamasını etkilemek için güzel bir yoldur. Backlink çeşitlerine daha öncesinde ‘’Backlink Nedir?’’ başlıklı blog yazımızda değinmiştik. Bu yüzden backlink çeşitlerine giriş yapmayacağız. Fakat backlinkler ile Google’a kendimizi nasıl kanıtlayabileceğimizi bu yazımızda inceleyebiliriz.
Google, ticaret üzerine web siteleri olan herkes için açık bir pazaryeri olarak düşünülebilir ve hatta kullanılabilir. Örneğin bardak ve kupa satan bir ticaret sitesi Google’da kahve ve çay satan bir web sitesiyle anlaşma sağlarsa çay, kahve almak isteyen birinin kupaya ihtiyacı olduğu takdirde diğer web sitesinden alabileceği gösterilmiş olur. Burada dikkat edilecek noktalar nelerdir?
-Backlinkler her zaman ilgili ürün satışı yapan diğer firmalara verilmek zorunda değildir. Bazen direkt olarak rakip firmalara bile backlink verildiği görülebilir. Ne kadar etkili olacağı sektörden sektöre değişiklik gösterir. Öncesinde backlink verilen sitenin istatistikleri, verileri en önemlisi de kitlesi tespit edilmeli ve buna uygun karar verilmelidir.
-Backlink alınan sitelerin de iyice araştırılarak Google tarafından güvenilir ve kaliteli görülüp görülmediği de öğrenilmelidir.
– Backlinkler her ne kadar benzer ürün veya ilgili ürün içeren sitelere veriliyorsa bir o kadar da alakasız sitelere verilmemelidir. İstatistikleri ne kadar iyi olursa olsun veya tasarımı ne kadar göz alıcı olursa olsun bardak ve kupa satan bir sitenin linkinin saç ürünleri satan bir sitede işi olmamalıdır. Saygın olarak kabul edilebilen diğer alakalı siteler araştırılmalıdır.
– Backlinkleriniz, Google’a şunu söyleyecektir; ‘’Bu site çevredeki diğer ‘’saygın’’ sitelere benziyor. Kupa ve bardak satıyor. Bu kelimelerde üst sıralara çıkartılabilir.’’
– Yapılan araştırmalara ve bazı kalıplaşmış kurallara uygun hareket edilerek yapılan backlink çalışmaları tıklanma oranınızı, sitenizde gezinilen sürenin artışını ve en nihayetinde satış olanağınızı artırır.
Penguen Algoritması olarak bilinen bir Google sistemi tamamen sahte, doğal olmayan backlinkleri incelemekle görevlidir. Doğal yollarla kazanılmayan backlinkler farkedilebilir. Google, kandırıldığını anladığında bundan elbette hoşnut olmayacak ve sitenizin banlanmasına kadar giden bir süreç işleyebilecektir. Bazen de daha ılımlı olarak gelen backlinkleri sadece yok sayabilir.
Doğal backlink, kendiliğinden gelen backlink anlamına gelmekte ve aynı zamanda satın alınmayan backlink anlamında kullanılmamaktadır. Satın alınsa da Google’ı manipüle etmeyerek ve algoritmik sistemlere uygun olarak alınan backlinklerdir. Peki nasıl alınır bu backlink? İnceleyelim;
Öncelikle kaliteli bir içerik oluşturmakla başlayın. Bunun için elbette yetkin olduğunuz bir konuyu seçebilir veya seçtiğiniz konuda yetkinliği olan başka birine de yazdırabilirsiniz. (Sadece makale yazması için tutulan elemanlar olabiliyor) Eğer başka birine yazdırmayacaksanız, seçtiğiniz konuda en detaylı bilgi veren siteleri bulup incelemek ve oradaki makaleyi nasıl daha fazla geliştirebilirim? Sorusuna yanıt bulmak için araştırmalar yapabilirsiniz. Bazen bir konuda ne kadar yetkin olduğumuzu düşünsek de yeni bilgiler, unutulan bilgiler veya daha önce hiç duyulmamış bilgiler ile karşılaşılabildiğinden nasıl içerik üretiyor olursanız olun öncesinde mutlaka araştırmalarınızı yapmanızı tavsiye ederiz. Araştırmalarınızı yaparken de bir yandan rakiplerinizin içeriklerini de analiz etmiş ve bu sayede rakip analizinin bir kısmını tamamlamış olacaksınız. Diğer kısmında da az sonra değineceğimiz alınan backlinkler kısmı bulunmaktadır.
İçeriğiniz için elbette öncesinde hedef kitle analizini de tamamlamış olmanız gerekmektedir. Belirsiz bir kitleye hitap etmek, sizi dinlemeyen ve dinleyen kişilerin olduğu bir yerde konuşma yapmaya benzer. Oysaki hedef kitlenizi tespit ederseniz sizi tamamiyle dinleyecek bir kitleye konuşma yapmış gibi olursunuz. Bu durumda da seçtiğiniz konunun arama hacminin ne çok yüksek olması ne de çok düşük olması gerekir. Örneğin 80.000 aramaya sahip bir içerik ile uğraşırsanız çok büyük rakiplerle çok uzun süreler süren bir çalışma içine girersiniz. Yada 200 aramalı bir kelimeden de hedef kitleyi çekmek bazında faydalanamazsınız. Daha kısa sürede sonuç alabilmek ama aynı zamanda arama yapan kitleyi de kendinize çekebilmek için ortalama arama hacmine sahip (1000, 2500, 4400 vb.) bir kelime veya kelimeleri tercih etmeniz mantıklı olacaktır. Bu araştırmayı sağlayabilmeniz için Google AdWords’ten yararlanabilirsiniz. Ahrefs gibi farklı anahtar kelime planlayıcı siteler de mevcut. Fakat daha sağlıklı sonuç alabilmek amaçlı AdWords’u kullanacağız. Google Ads’te hangi kelimeyi aratırsanız o kelimenin aylık ortalama arama hacmini gösterir. Örneğin tıbbi bir konuda içerik hazırlamak istiyorsunuz. Bel fıtığı üzerine olduğunu varsayarak bir araştırma yapalım;
1- İlk olarak, Google Ads’de araştırmaya başlamadan önce, bel fıtığının sonunda veya başında gelebilecek hangi kelimeler ile ilgili araştırma yapacağınızı tahmin edemiyorsanız, bu konu hakkında fikir verebilmesi açısından Google’ın arama butonuna bel fıtığı yazdıktan sonra yanına eklenen kelimeler ile ilgili bir araştırma başlatabilirsiniz.
2- Fikir edindiğiniz anahtar kelimelerin arama hacimlerini araştırdığınızda hangi kelime üzerine yoğunlaşacağınızı da seçebilirsiniz. Örneğin aynı anlama gelen ‘’Bel fıtığı belirtileri’’ 40.500 arama hacmine sahipken, ‘’Bel fıtığı nasıl anlaşılır’’ 1900’lük bir arama hacmine sahip. İlk paragraflarda bahsettiğimiz rekabet oranı ve süreyi hesaba katarak tercih yapabilirsiniz. Hatta bu kelimelere ek, başka anahtar kelime fikirlerine de göz atabilirsiniz. 3. Maddede bundan bahsettik.
3- Anahtar kelime fikirleri kısmında aşağıya doğru inildikçe hangi kelimeler ne çeşitte aratılıyor, ayda kaç defa aratılıyor, hangi varyasyonlarda aratılıyor gibi soruların cevaplarını öğrenebilirsiniz. Hatta hiç aklınıza gelmeyebilecek yanlış yazılmış olan kelimelerin yüksek arama hacimlerini görebilirsiniz. Hatta bu sebeple Alan Adı Araştırmaları alt başlıklı kısmımızda yanlış domain adlarını da almayı düşünebilirsiniz şeklinde bir tavsiye de bulunmuştuk. Örneğin ‘’belfitiginedir belirtileri’’ gibi boşluksuz yapılan arama ayda ortalama 1000 kere yapılmaktaymış. Sadece yazım yanlışları değil İngilizce klavye kullanılarak da yapılan aramaları görebilirsiniz. Bel fıtığı yerine, ‘’bel fitigi’’ şeklinde birçok farklı çeşitte arama var. Bu anahtar kelimelerden veya anahtar kelime fikirlerinden arama hacmi sizin için en doğru olanı da seçtikten sonra rakip analizine sıra gelmekte.
4- Rakiplerinizi en kolay bulma ve analiz etme yolu yine Google’dan geçmektedir. Google’a örnek olarak seçtiğimiz ”bel fıtığı” kelimelerini arattığınızda karşınıza ilk çıkan siteler sizin rakiplerinizdir. Sadece tek bir anahtar kelimeye bağlı kalmayarak arama sonuçlarından hareketle rakiplerinizi bulabilirsiniz. Sonrasında rakiplerinizin içeriklerinde eksik yönlere, geliştirilebilecek ve iyileştirilebilecek alanlara dikkat ederek kendi içeriğinizi daha da iyi ve otorite sahibi bir şekilde hazırlamalısınız. Aşağıdaki görselde ”bel fıtığı” aramasında ilk çıkan site olan Acıbadem incelenmiştir. Acıbadem’in anahtar kelime ile ilgili olan sayfasının url’si kopyalanarak Ahrefs’te 5. maddede verdiği backlinkler araştırılmıştır.
5- Ahrefs, SEO uzmanları tarafından sık kullanılan ve güvenilen bir araçtır. Backlink araştırmalarını ücretsiz SEO araçlarından yardım alarak da yapabilirsiniz. Fakat Ahrefs gibi güvenilir araçlar kadar yakın tahminlere ve detaylı bilgilere ulaşamayabilirsiniz.
Ahrefs’te Alan Adı veya Url kısmına kopyalamış olduğumuz Acıbadem’in url’sini ekliyoruz. Karşımıza ilk olarak organik trafiği gibi bilgiler çıkacaktır. Sol üstte Backlink butonuna tıklayarak verilen backlinkleri, bu backlinklerin tarihini, kayıp backlinkleri vb. görebilirsiniz.
6- Son adım, rakibinize nerelerden backlink geldiğini gördükten sonra backlink gönderen site ile iletişim kurabilirsiniz. Farklı iletişim kanalları (telefon, mail vb.) ile kendinizi anlatabilirsiniz. Örneğin Acıbadem’in bel fıtığı ile ilgili içeriğinden daha kaliteli ve güncel bilgilerinizin olduğundan, daha detaylı içeriklerinizin olduğundan bahsedebilirsiniz. Otorite sahibi bir içerikle karşılarına çıktıktan sonra backlink almanız daha kolay olacaktır.
Backlink çalışmaları için TEPESEO Dijital Pazarlama Backlink hizmetimizden yararlanabilirsiniz.
Sosyal Medya Pazarlaması
Sosyal medya uçsuz bucaksız bir okyanustur. Çok farklı mecralarda çok farklı kitlelerin bir arada olduğu bir alandır. Sizin müşteri profilinize uygun olan kişilerin çoğunlukça kullandığı sosyal mecralara yönelmek de yine sitenizi tanıtmanıza yardımcı olur. Örneğin 60 yaş ve üstü bireylere yönelik satış yapmayı planlıyorsanız Facebook gibi bir alana yönelmeniz mantıklı olacaktır. Daha genç bir kesime hitap edecekseniz İnstagram veya Twitter gibi bir mecrada boy gösterebilirsiniz.
Affiliate Marketing konusunu farklı bir yazımızda ele almıştık. Burada kısaca özet geçerek sosyal medya pazarlamasındaki öneminden bahsedelim; Affiliate Marketing sosyal medya pazarlamasının aslında temel direğidir. En fazla kullanıldığı alan ise İnstagram’dır. Affiliate Marketing ile sosyal medyanıza daha fazla müşteri çekerek sitenize yönlendirmeler yapabilir ve satış olanağınızı artırabilirsiniz. Örneğin farklı çeşitlerde hobi ürünleri sattığınız bir siteniz var ve sosyal medyada da ürünlerinizin görsellerini paylaşıyor ve kısaca tanıtımlarını yapıyorsunuz. Satın alım işleminin sağlıklı ve güvenilir olması açısından sipariş vermek isteyen kullanıcıları sitenize yönlendiriyorsunuz. Buraya kadar sorun yok. Ancak daha fazla kişiye kendinizi tanıtmak ve müşteri çekmek istiyorsunuz. Bu durumda paylaşımlarınıza benzer farklı paylaşımlarla ilgilenen kullanıcıların karşısına çıkabilmek için ücretli reklamlardan yararlanabilirsiniz veya Affiliate Marketing kullanarak potansiyel müşteri grubunuzun takip ettiği, güvenilir olarak gördüğü ve çok fazla kitleye ulaşabilen bloggerlarla, fenomenlerle, içerik üreticileriyle veya influencerlerla iletişime geçerek gönderdiğiniz ürünün reklamını yaptırabilirsiniz veya ürün göndermeden sayfanızın tanıtımını da yaptırma şansınız bulunuyor. Ürünlerinizin veya sayfanızın reklamını, tanıtımını yapan kişi veya kişiler vasıtasıyla sayfanıza gelen potansiyel müşteriyi web sitenize yönlendirmeniz ve satın alma işleminin gerçekleştirilmesini sağlamanız mümkün olacaktır.
Sosyal medya sadece reklamlarla değil farklı içerikler üreterek dikkat çekebileceğiniz ve hiç reklam veya tanıtım harcaması yapmadan da potansiyel müşterilere erişebileceğiniz bir mecra olduğu için dikkatli ve yaratıcı şekilde kullanmalısınız.
SEO Araçları
SEO çalışmalarında, yukarıda bahsedilen başlıklar ile ilgili birçok konuda yardımcı olabilecek ücretli ve ücretsiz araçlar bulunmaktadır. Aşağıda 50 adet en fazla kullanılan SEO çalışması için uygun aracı alfabetik olarak listeledik ve kısaca anlattık:
Ahrefs: Anahtar kelime araştırması, backlink araştırması, organik trafik ölçümleme vb. gibi birçok konuda en fazla kullanılan ve güvenilir bir adres olmayı başaran araçların başında gelmektedir.
Answer The Public: Kullanıcıların, web siteniz ve sayfalarınız için seçtiği anahtar kelimelerinize benzeyen ve ilgilendiren diğer anahtar kelime öbeklerini ve soruları ortaya çıkarır.
AlsoAsked.com: Makale konunuz ile ilgili olan Google’ın sıkça sorulan sorular alanından verileri size gösterir. Bu sayede makalenizde yanıtlanabilecek alt konular ve sorular bulmayı sağlar.
Bing Webmaster Tools: Bing, Google’dan farklı bir arama motorudur. Bing Web Master araması ile gelen ziyaretçi yoksa eğer web sitenizi buradaki dizine ekleme yaptıktan sonra kullanıcıların sizi daha kolay bulması sağlanacaktır.
Black Widow: Web sitenizin yapısal düzeni ile ilgili bilgileri ve eksikleri göstermenin yanı sıra site içinde verilen bağlantılarda var olan eksikliği görmenizi sağlar.
Botify: Günlük dosya analizleri, trafikler ve dönüşümsel veriler, HTML ve JavaScript taramaları, sorgu konumu ve TO izleme gibi teknik konularda yardımcı olan bir araçtır.
Cora: Cora SEO aracı ilk 100 arama sonucuna bakar ve ve 500’den fazla olası sıralama faktörünü size bildirir. SEO için bir yol haritası oluşturmanıza yardımcı olur.
CognitiveSEO: Web sitenizin SEO ile ilgili tüm sorunlarını bulmaya ve bu sorunların düzeltilmesi ile ilgili öneriler veren, site mimarisi ile ilgili sorun çözümünde de yardımcı olan bir araçtır.
Chrome DevTools: Google’ın yerleşik web sayfası hata ayıklama aracıdır. Kullanıcı deneyimini olumsuz yönde etkileyen özellikleri baz alır. Sayfa hızında yavaşlık, sayfa performansında gerileme gibi hataları çözmeye yardımcı olur.
Deepcrawl: Web sitenizdeki hatalar, sayfaların dökümü vb. konularda yardımcı olur. Fakat kredi ve site limitleri bulunur ve analiz uzun süren bir süreçtir.
Fat Rank: Fat Rank Google Chrome’un bir uzantısıdır. Bu uzantı ile sitenizin performansını inceleyebilirsiniz.
Google Trends: Anahtar kelimelerin ne sıklıkla aratıldığını gösteren ücretsiz bir Google aracıdır. Günlük, haftalık, aylık popüler yani trends aramaları inceleyebilirsiniz. Özel bir ülke tercihi de yapabilir veya global olarak da bu incelemelerinizi filtreleyebilirsiniz. Ayrıca seçtiğiniz anahtar kelimelerin hangi dönemlerde daha çok aratılmış olduğunu da araştırabilirsiniz.
Google Alerts: Adınızın veya işletmenizin sözlerini çevrimiçi olarak izlemenizi sağlar.
Google Anahtar Kelime Planlayıcı: Google ADS, anahtar kelimelerin organik trafiklerini araştırma ve fikir edinme gibi konularda yardımcı olan bir araçtır.
Google PageSpeed: Sayfanızın mobil cihazlardaki açılma hızını ve masaüstü cihazlardaki açılma hızını 0-100 arasında puanlayarak size gösterir.
Google Analytics: Web siteleri için oturumları, kullanıcı davranışlarını ve kitlelerin lokasyonlarını, e-ticaret işlemleri, trafik dönüşümleri gibi birçok veriyi ölçen ücretsiz bir araçtır.
Google Data Studio: Data Studio ile Google Analytics verilerinizden Google AdWords verilerinize erişebilirsiniz. Ayrıca kendi datanızdan birtakım verileri kolayca okunabilir raporlar haline getirmenize de yardımcı olan bir araçtır.
Google My Business: İşletmenizin Google arama sonuç sayfalarında ve haritalarda nasıl görüneceğini yönetmenizi sağlar.
HeadMaster SEO: URL listelerinin durum kodlarının toplu olarak kontrol edilmesini sağlar.
Jaaxy: Anahtar kelime fikirleri almanıza yardımcı olur. Verilen tüm kelimelerin anahtar kelime için rekabet, arama hacmi ve potansiyel trafik dâhil yararlı veriler elde edebilirsin.
Keywords Everywhere: Seçtiğiniz anahtar kelimelerin aylık arama hacimlerini, tıklanma maliyetlerini, rekabet durumunu ve ilgili benzer anahtar kelimeleri gösteren bir araçtır.
KeywordTool.io: Anahtar kelime analiz araçlarından biridir. Sadece Google uzantılı değil, Youtube, Instagram, Twitter, Play Store, Bing, Amazon, Ebay, gibi farklı alanların da uzantılarına sahiptir.
Keyword Hero: Google Analytics’teki “sağlanmadı” verilerini aranan gerçek anahtar kelimeleriyle değiştirmeye çalışan bir araçtır.
KWFinder: Siteniz için doğru anahtar kelimeyi bulmanıza yardımcı olan bir araçtır. Diğer araçlar gibi analiz özelliği de bulunmaktadır.
Majestic: Daha çok link analizi ile ilgili bir araçtır. Backlinklerinizin analizi, rakiplerinizin linklerinin analizi gibi konularda yardımcı olur.
Moz Analytics: Ahrefs’e benzeyen özellikleri mevcuttur. Web sitenizin organik trafiğini, inişte ve yükselişte olan sayfalarınızı, anahtar kelimelerinizin sıralamasını vb. gösteren bir araçtır. Aynı zamanda sitenize ait sosyal medya analizleri ve etkileşimlerini takip etmeye yardımcı olur.
Open Site Explorer: Siteniz için alınan backlinklerin analizi, domainlerin otoritesi, rakipleriniz ile anahtar kelimeler ve organik trafik konusunda karşılaştırma yapmak gibi pek çok konuda bilgi veren bir araçtır.
Ryte Way: Sitenizin içerik açısından zenginleştirilmesine katkıda bulunacak öneriler sunar.
Robots.txt. Tester: Biçimlendirilmiş bir robots.txt dosyası oluşturur ve raporlandırarak size sunar.
Search Metrix: Web sitenizin SEO görünürlüğünü detaylı bir rapor şeklinde sunmak ve hatalarınızı göstermek gibi işlere yaramaktadır.
Screaming Frog: Teknik SEO hakkında site içindeki bilgileri sunmaktadır. Örneğin eksik ve tekrar eden teknik sorunlar gibi durumlarda çözüm üretir.
SEMRush: Web sitenizi SEMrush Projects bölümüne ekleyerek sitenizin check-up’ını yaptırabiliyorsunuz.
Similarweb: Sitenizin aylık organik trafik sayısını, bu trafiğin nereden geldiğini yani kaynaklarını ve anahtar kelime analizlerinizi istatistiki verilerle sunan bir araçtır.
Streak: Gmail hesaplarını CRM yazılımına dönüştüren bir araçtır. Toplu kişisel e-postalar planlanabilir. Bu e-postaları açan ve açmayan kişilerin görülmesini sağlar.
Scraper: Bir web sayfasından veri kopyalamak amaçlı kullanılan bir araçtır.
SpyFu: Ayrıntılı site analizi ve araştırmaları yapan bir araçtır. Özellikle rakip analizleri ile öne çıkar.
SEOQuake: Sitenizin SEO konusundaki denetimlerini teknik açıdan inceler ve analiz eder.
Siteliner: Makale kontrol araçlarından biridir. Herhangi bir web sitesinin makale bulunan sayfasındaki URL adresi üzerinden tarama yapabilen bir araçtır.
Sitechecker: Adından da anlaşılacağı üzere sitenizin denetimini yapabilen bir araçtır.
SEO Monitor: Rakip analizi ve anahtar kelime analizi ile ön plana çıkmıştır. Anahtar kelimelerin arama hacimleri, bölgesel kullanımları gibi konularda istatistiksel veriler sunar. Rakip analizinde ise aynı anahtar kelime öbeklerinde onların hangi sıralamalarda olduklarını gösteren bir araçtır.
SERPSim: web sayfanızın Google’ın arama sonuçlarında nasıl görüneceğini gösterir. Tek yapmanız gereken önerilen başlığı, meta açıklamayı ve URL’yi girmek. SERPSim ayrıca başlığınızın ve açıklamanızın çok uzun olup olmadığını konusunda size geri bildirimde bulunur.
Ubersuggest: Neil Patel tarafından üretilen bir SEO analiz aracıdır. Sadece anahtar kelime konusunda değil, farklı konularda da destek sağlar.
Wayback Machine: Sayfaların geçmişte nasıl göründüğüne dair bilgi verir. Kırık backlink çalışmalarında işe yaramaktadır.
Whitespark Local Citation Finder: Yerel alıntı bulucudur, işletmeniz için NAP alıntılarını bulmanızı sağlar.
W3C Validator: Sitenizin HTML yapısına uygunluğunu kontrol eder. Bunun haricinde düzenlenmesi gereken hatalı durumları raporlar.
View Rendered Source: JavaScript gibi teknik sorunları denetlemek veya gidermek isteyenlerin kullanabileceği bir araçtır.
Yoast SEO: Joost De Valk tarafından üretilen bir WordPress eklentisidir. Web sitenizin verilerini, site haritasını ve yeniden yönlendirmeleri gibi teknik konularda ve hatta içerik zenginleştirme konularına kadar her şeyi yöneterek yardımcı olur.
Yandex Metrica: Yandex’e ait olan ve web sitelerin organik trafiğini izleyen ve raporlayan bir araçtır.
Youtube Analytics: Youtube’da kanal sahibi olanların videolarının izleyenler ile yakaladığı etkileşiminde ölçümleme ve raporlama yapılmasını sağlayan bir araçtır.
ZeoCrawler: SEO ile ilgili eksiklik gördüğü teknik bilgiler ve anahtar kelime planlama konusunda destek olur.
Bunların yanı sıra TEPESEO Dijital Pazarlama olarak geliştirdiğimiz SEO Araçları‘mızı inceleyebilirsiniz.
Google’da Web Sitelerin Sıralanma Süresi
Google’da bir web sitenin ne kadar sürede ilk sıralarda yer alabileceği, birçok faktöre göre değişkenlik gösteren bir durumdur. Net bir yanıtı yoktur. Bunu okul çevresinde kırtasiye ve kafe açan iki farklı işletme ile örneklendirebiliriz. Sınav haftası kırtasiyeci kazanırken, sınav haftası bitiminde kafe sahibi kazanabilir. Fakat şu konuda eminiz; iki işletme de doğru yerde konumlanmıştır. Google’da sıralanmak da buna benzer. Sitelerin ne zaman ilk sıraya çıkacağını bilemeyiz. Hemen hemen her sektörden, her web sitesi bir süre SEO üzerinde çalıştıktan sonra ilk sıralara çıkabilir fakat yukarıda da bahsedildiği üzere ne kadar sürede gerçekleşeceği net değildir. Doğru yerde konumlanmak da sitenizi hedef kitlenize daha fazla göstermek olarak tanımlanabilir. Bu da dijital ortamda SEO ile mümkündür.
Google’da sıralanma süresini etkileyen faktörler;
Rakiplerle alakalı durumlar-Yakınlarda başka kırtasiye veya başka kafe var mı, varsa benden farklı ve iyi hangi özelliklere sahipler? SEO tarafından baktığımız zaman rakiplerinizin kullandığı anahtar kelimeler, aldığı backlinkler, organik trafikleri ve içerikleri gibi konuları kapsamaktadır.
Hedef kitlenin analizi-Öğrencilerin yoğun olduğu yer neresi, ne istiyorlar, sınav haftaları ne zaman? Hedef kitleniz kafenize gelip devamlı olarak yeni meşhur olan bir tatlının var olup olmadığını soruyorsa bir zaman sonra o tatlıyı da menünüze eklemeniz gerekebilir. Bu da hedef kitlenizi memnun etmek ve onları tanıdığınız için sevdikleri konulara yoğunlaşmak olarak anlaşılabilir. Bu kısma SEO açısından bakıldığında dijital ortam olmasa bile her büyüme stratejisine sahip işletmelerin hedef kitle analizini yaptığını görürüz. Dijital ortamda da hedef kitlenizin arattığı anahtar kelimeler nelerdir? sorusuna cevap bularak hedef kitle analizi yapabilirsiniz.
Dikkat çekebilmek-Kafenin dış görünüşü, kırtasiyenin uygun fiyata fotokobi basması vb. burada da dikkat çekebilmenin tanımını SEO açısından incelediğimizde yukarıda ayrıca bahsedilen içerik oluşturma kısmı ile bağdaşlaştırılabilir. İçerik ne kadar kaliteli ve özgünse tasarımı da o kadar kalitelidir. Bu da dikkat çekmenizi sağlar. Ek olarak; Blog İçerik Stratejisi başlıklı yazımızda içerik konusunda nelere dikkat edilmesi gerektiğinden bahsettik. Sadece içerik ile değil web sitenizin tasarımı gibi konularda da dikkat çekmeniz gerekmektedir.
Doğal reklam-Bir öğrenci işletmemi başka bir öğrenciye önerir mi? Ki buna dijital ortamda backlink denilir. Backlink konusuna ayrıca değindiğimiz yazımıza da göz atabilirsiniz.
Kullanıcı deneyimi-Öğrenciler fiyatlardan, servisten ve hızdan memnun mu, gelen kişi bir şeylerden rahatsız olup hiçbir şey almadan gidiyor mu? Buna SEO açısından bakarsak kullanıcı deneyimi üzerine yoğunlaşılması gerektiğinden bahsedebiliriz. Örneğin mobil uyumluluk, site açılma hızı, hemen çıkma oranı gibi unsurlar sıralama süresini etkiler.
Zaman faktörüne ve anahtar kelime rekabetine başka bir örnek daha verebiliriz; 2017’de aşı çeşitleri ile ilgili blog yazısı yayınladığınız sitenizin pek rakibi yoktu ve ilk sıralarda olmasına rağmen ise organik trafiği düşüktü. Çünkü o zamanlarda kullanıcıların aşı çeşitleri ile ilgili yaptığı aramaların arama hacmi şimdiki kadar yüksek değildi. 2022’de tüm dünyayı etkileyen virüs salgınları sebebiyle kullanıcıların aşı çeşitleri ile ilgili araştırmaları arttı ve sitenizin sıralaması düşmeye başladı. Çünkü kullanıcılar hangi konuda sık sık araştırma yaparlarsa o konu trend olmakta ve hem rakipleriniz hem de potansiyel rakipleriniz bu alana yönelmeye başlamaktadır. Bu sebeple SEO çalışmalarına ağırlık verdiniz ve belli bir zaman sonra tekrar ilk sıralara yerleştiniz. Fakat buradaki fark; artık organik trafiğiniz de artmaya başladı. Çünkü içeriğinizi güncellediniz, geliştirdiniz (yeni çıkan biontech, sinovac gibi aşılardan da bahsettiniz) ve arama hacmi bir anda yükselen bir trendi yakalamış oldunuz. Anahtar kelimelerin arama hacimleri ve rekabet durumları da sıralamaya etkisi olan faktörlerden biridir. Aylık arama hacmi yüksek olan bir anahtar kelimede sıralama almak 1 yıl kadar sürebilirken, düşük arama hacminde olan bir kelimede bazen 2 ay bazen 6 ay sürebilmektedir. Bir yıldan daha kısa sürede arama hacmi yüksek olan bir kelimede sıralanan sayfaların oranı ise %0.03‘tür. Yuvarlarsak %0 bile diyebiliriz. Yani arama hacmi yüksek bir anahtar kelimede ilk sıralara çıkabilmek için 1 yıl ve üzerinde süren çalışmalar gerekmektedir.
Her sektörde olduğu gibi SEO sektöründe de hile ve yanlış bilgilendirmelerle iş yapmaya çalışan firmalar veya kişiler olmaktadır. Size ‘’Şu kadar sürede sitenizi ilk sıralara çıkartacağız.’’ Vaadinde bulunanlara inanmamalısınız. Google’ın sitenizde yapılan SEO çalışmalarını ne zaman benimseyeceği belirsizdir. Hatta bu yüzden SEO çalışmalarına başlanan her sitede başlangıç aşamalarında istatistiklerde de inişler ve çıkışlar görülmeye devam eder. Direkt olarak çıkış yakalamak çok zordur ve çok nadir olarak gerçekleşmektedir. Bir sonraki paragrafta Ahrefs’ten alınan istatistiklerden, direkt olarak çıkış yakalayabilen yeni açılmış şanslı sitelerden bahsettik. Oranın düşüklüğünden şanslı kategorisine girmenin ne kadar nadir gerçekleşebileceğini anlayabiliriz.
Tüm bunlara birkaç genelleme ile cevap verilebilir. Yeni açılmış olan bir sitenin sıralama alması ortalama en az 8 ay kadar sürebilmektedir. Sitenin uzun süredir varlığının olması yani domain yaşı da sıralamasına etki etmektedir. Araştırmalara göre ilk 10’daki sonuçlarda yer alan sitelerin yaş ortalaması 2 yıl ve üzerindeyken ilk sıradaki sitelerin yaş ortalaması 3 yıl ve üzerindedir. Hatta Ahrefs’e göre yeni kurulmuş web sitelerinin bir yıl içerisinde yalnızca %5,7’si ilk sıralara gelebilmektedir. Bunlara şanslı siteler olarak bakabiliriz. Bu istatistiği bir örnekle daha iyi anlayabiliriz; bilmediği bir ortama yeni giren kişinin diğerleriyle kaynaşmasının ve kendini sevdirmesinin belli bir zaman alması gibi SEO çalışmalarına yeni başlamış bir web sitesinin de belli bir zaman sonra Google ile kaynaşması ve kendini benimsetmesi sonucunda ilk sıralara gelebilmesi mümkün olabilmektedir. Fakat %5.7’lik kısımdaki gibi şanslı bir kişiyse girdiği ortam onu hemen benimseyebilir ve kaynaşma süresi daha kısa olabilir. Aslında burda anlatılmak istenen, sıralamalarda şans faktörünün çok nadir olarak kendini göstermesidir. 100 kişiden 5’inin kaynaşma konusunda şanslı olması gibi, yeni açılan 100 siteden 5’i sıralamalara daha kısa sürede girebiliyor. Kısa süreden kastımız elbette 1-2 hafta gibi bir süre değil. Şanslı kesimin çoğunluğu 2-6 ay içinde ilk 10’da sıralama yakalamayı başarabiliyor. Ekstrem durumlarda olan sitelerin bazılarında siyah şapka SEO çalışması uygulanmış da olabilir. Siyah şapka SEO kısa vadede yükselmeyi vaad eden ama tamamen Google’ı kandırmak, manipüle etmek üzerine yoğunlaşılan bir alandır. Uzun vadeye yayıldığında kötü sonuçlar alınabilmektedir. Bu konuyu ayrıca ele aldığımız yazımızı okuyabilirsiniz.
Bu paragrafları özetlediğimizde ortaya şu sonuç çıkmaktadır; Sağlıklı bir sıralama yakalamak için öncelikle SEO’ya ihtiyaç vardır. SEO çalışması uzun vadede etkisini gösteren ve sizi hedef kitleniz ile buluşturan bir alandır.
Google Analytics Kurulumu
Google Analytics, sitenizin veya mobil uygulamanızın durumu hakkında bilgi veren ücretsiz bir Google ölçümleme aracıdır. Birçok farklı veriyi ve işi analiz eder. 50 milyondan fazla kişi tarafından aktif olarak kullanılır.
Nasıl ki normal hayatta yaptığımız işlerin nasıl gittiğini ve sonuçlarının ne olacağını merak ediyorsak, dijital ortamda da işlerin yolunda olup olmadığını bilmemiz gerekir. Analytics verileri sayesinde eksik veya geliştirilmesi gereken yönlerimizi öğrenebiliriz. Örneğin ziyaretçi sayısı, bu ziyaretçilerin nereden geldikleri, sitenizde nasıl gezdikleri veya ne kadar zaman durdukları gibi soruların cevaplarını analiz eder.
Bu analiz çeşitlerine daha fazla detay verelim. Ziyaretçilerinizin, organik trafiğinizin sayısal değerlerine ulaşmanızın yanı sıra bu ziyaretçilerin arama motorundan mı geldiği, backlinkler yoluyla mı geldiği veya takip ettikleri bir sosyal medya fenomeninin sizi paylaşması neticesinde mi geldiğini öğrenebilirsiniz. Sitenizde nasıl gezdikleri kısmındaysa hangi içeriklerinizi görünce bir dakika bile olsa hiç orada durmadan çıkıyorlar, hangi içeriklerinizi sayfadan belli bir süre ayrılmadan okuyorlar, yani hangi içerikleriniz ilgilerini çekiyor, ziyaretçilerin yaş aralığı kaçtır, hangi pazarlama segmentlerinde yer alıyorlar? Gibi sorulara da cevap veriliyor. Ayrıca biraz daha teknik yollar konusunda da destekleri var; sayfa hızınız yeterli mi, site içi haritanız kolay oluşturulmuş mu, kullanıcılar hangi cihazlardan web sitenize giriş yapıyor, hangi cihazlarda web siteniz yavaş açılıyor, hangi tarayıcıyı kullanıyorlar vb.
Dönüşüm oranı da bu noktada titizlikle araştırılan faktörlerdendir. SEO Çalışmalarının temelinde dönüşümü artırmak vardır. Google Analytics verileri size dönüşümünüz düşükse nasıl artırabileceğiniz konusunda yol gösterir. Ebette tamamen sorunu ortadan kaldırmaz. Size sorun varsa çözmeniz için fikir verir. Sitenin dönüşüm kriteri satın alma, uygulama indirme, içerik okunması, video izleme gibi faktörler olabilir. Bu faktörler ile gelen organik trafiğin performansına göre faktörlerinizi inceleyebilirsiniz.
Google Analytics’de dijital pazarlama alanına yardımcı olabilecek farklı hazır raporlar bulunmaktadır. Fakat siz işinize özel bir rapor oluşturmak isterseniz bu da mümkün. Satır ve sütunları önceliklerinize göre düzenleyebilirsiniz. Hatta bu raporların özel bir zaman diliminde mail adresinize gönderilmesini de sağlayabilirsiniz.
Kısacası dijital dünyayı okyanus gibi düşünebilirsiniz. Google Analytics de sizin can yeleğiniz olmaktadır.
Google Analytics’e girdiğimizde ana sayfada bizi işletme sahipleri için hazırlanan ‘’Ölçüme Başla’’ yazısı karşılıyor. Sonrasında ilk adım olan Hesap Kurulumu kısmı ile devam ediliyor.
Hesap oluşturmak için:
Analytics Hesabınızda oturum açmanız gerekmektedir.
Sonrasında Yönetici kısmına tıklayın.
Hesap sütunundan Yeni Hesap Oluştur’u tıklamalısınız.
Web Sitesi veya Mobil Uygulama’dan izlemek istediğiniz hangisiyse tıklamalısınız.
Hesabınızı oluşturma altında:
Bir Hesap Adı girin.
Spesifik ve açıklayıcı bir ad kullanmalısınız.
Hesabı geçerli kuruluşunuza eklemek için varsayılanı kabul etmeli ve hesabı kuruluşun dışında oluşturmak için onay kutusunun işaretini kaldırmalısınız.
Mülkünüzü ayarlama altında Web sitesi veya Uygulama Adını girmelisiniz. (Bundan sonraki işlemler Web sitesi baz alınarak devam edilmektedir.)
Web Sitesi URL’sini girin.
Bir Sektör Kategorisi seçmelisiniz.
Raporlama Saat Dilimi’ni seçmelisiniz.
Bu, verilerin geldiği yere bakılmaksızın, raporlarınız için gün sınırı olarak kullanılır.
Veri Paylaşımı Ayarları bölümünde, istediğiniz ayarları seçin.
İzleme Kimliği Edinin’i tıklayın.
Karşınıza alttaki gibi bir ekran çıkacaktır. Kırmızı dikdörtgen ile işaretlenen kısımda Google Analytics site izleme kodunuzu görebilirsiniz. Bu kodu web sitenize yerleştirerek analizlerinizi, verilerinizi ve istatistiklerinizi izleyebileceksiniz.
WordPress Google Analytics İzleme Kodu Ekleme
Google Analytics tarafından siteniz için özel olarak verilen izleme kodunu bütün sayfalarınıza eklemeniz gerekmektedir. Bunlar blog sayfaları, satış sayfaları veya farklı bir sayfa çeşidiniz olabilir. Google’ın düzgün analizini sağlaması açısından önemlidir.
WordPress’te iki farklı çeşitte izleme kodu ekleyebilirsiniz. Eklenti kullanarak ve Php dosyasına ekleyerek;
1-Eklenti kullanarak;
WordPress yönetici panelinize giriş yaptıktan sonra Google Analytics eklentisi yüklemelisiniz.
Kurulum sonrası “Ayarlar”dan “Google Analytics Code” kısmına tıklayın.
Google Analytics’in size vermiş olduğu izleme kodunu karşınıza çıkan boş alana yapıştırmalı ve sonrasında kaydetmelisiniz.
2-Php dosyasına eklemek:
WordPress’te yönetici alanınızın “Görünüm” kısmından “Düzenleyici”ye gitmelisiniz.
Sonrasında ‘’header.php’’yi açın.
</head> kapanış etiketi öncesine izleme kodunuzu ekleyebilirsiniz. Sonrasında kayıt etmeniz gerekmektedir.
Her iki durumda da kaydınızı oluşturduktan sonra Google Analytics’in ana ekranı karşınıza çıkacaktır;
Bu ekranda kitlenizin genel bir analizi görünmektedir. Sol kısımda kitlenizle ilgili spesifik olarak öğrenmek istediğiniz ne varsa detaylandırarak araştırabilirsiniz. Yazımızın ilk paragraflarında belirttiğimiz kullanıcı özelliklerinden görmek istediklerinize tek tek bakabilirsiniz. Yeniden pazarlama gibi bir çalışma yapma stratejiniz varsa kullanıcılara dair edindiğiniz bilgiler ve veriler stratejilerinizde işinize yarayacaktır.
Google Search Console Kurulumu
Google arama sonuçlarınızı iyileştirmek amaçlı kullanılan ücretsiz performanz analiz araçlarındandır ve aynı zamanda sitenizi Google’a tanımlamaya da yarayan bir araçtır. Google Search Console sitesinde ‘’Şimdi Başla’’ butonuna tıkladıktan sonra gmail hesabı ve parola ile oturum açmalısınız. URL kısmına uzantısı ile birlikte sitenizin adresinizi yazmalısınız.
Devam butonuna bastıktan sonra doğrulama işlemi karşınıza çıkacaktır. Karşınıza çıkan kodu kopyalamanız ve sonrasında sitenizde bu kodu yapıştırarak doğrulama işlemini tamamlamanız gerekmektedir. (Aşağıdaki başlıkta WordPress için doğrulama işlemini anlattık.) Tekrar Google Search Console’a dönerek ‘’Doğrula’’ butonuna tıklamalısınız. Sorun yoksa ‘’Tebrikler’’ yazısı karşınıza çıkacaktır. Doğrulandıktan sonra ‘’Mülke git’’ butonuna tıklayarak sitenize yönlendirilmiş olacaksınız. Birkaç saat veya birkaç gün boyunca herhangi bir veri gözükmeyebilir. Belli bir zamandan sonra Search Console’un sunduğu tüm hizmetlere erişebileceksiniz. Şimdi gelelim WordPress için doğrulama işlemi nasıl yapılıyor? Sorusunun cevabına;
WordPress Google Search Console Kurulumu
Google Search Console’un size vermiş olduğu doğrulama kodunu yapıştırmak için;
WordPress tabanlı sitenizde panele giriş yapın.
‘’Görünüm’’ sekmesinden ‘’Düzenleyici’’ kısmına tıklayın.
‘’header.php’’ dosyasına ulaşarak <head tag>’ını bulup hemen altına yapıştırmanız gerekmektedir.
Sitenize Search Console’u tanımladığınız zaman bir panel üzerinden sitenize gelen ve gelebilecek potansiyel tüm trafiği inceleyebilirsiniz.
‘’Performans’’ kısmında sitenize bir günde toplam kaç tıklama geliyor, toplam kaç gösterim alıyor, bunların yüzdesi nedir ve anahtar kelimelerinizde ortalama kaçıncı sıradasınız? gibi analizlere ulaşabilirsiniz. Aynı zamanda web siteniz Google’da hangi gün ne kadar gösterim aldı gibi sorulara da yanıt bulabiliyorsunuz.
‘’Sorgular’’ kısmından hangi anahtar kelimeden ne kadar gösterim aldığınızı görebiliyorsunuz.
‘’Url Denetimi’’ kısmından sitenizde bulunan ve Google arama sonuçlarında çıkmasını istediğiniz herhangi bir linki buraya yapıştırdıktan sonra bu linkin Google arama sonuçlarında görülüp görülmediğini öğrenebilirsiniz. URL Google’da mevcut yazısı karşınıza çıktığında ekstra bir işleme gerek olmamakta fakat URL Google’da mevcut değil yazısı ile karşılaşırsanız ‘’Dizine eklenmesini iste’’ kısmına tıklamanız gerekmektedir.
‘’Kapsam’’ kısmında ise hatalı sayfanız olup olmadığını öğrenebilirsiniz.
Bunlar gibi birkaç farklı alanda da sitenizin gelişimi ve SEO çalışmasının sonuç vermesi amacıyla Google’da bir yer edinmesi için yardımcı olacak unsurlar sunmaktadır.
Bu yazımızda Adım Adım SEO Çalışması için uygulanabilecek adımların detaylı hallerini paylaştık. Diğer yazılarımız için Blog ve Rehberler kısmımıza göz atabilirsiniz.
Kaynak Support Google Developers Google